07:30
Günaydın!
Bugün ancak okula giderken tramwayda elime alabildim telefonu,ilk işim de yazmak olsun dedim.
Sabah sabah şansıma bir önceki tramway arıza yapmış.Zaten kalabalık olan tramway bugün iki misli kalabalıktı.
Bugün ancak okula giderken tramwayda elime alabildim telefonu,ilk işim de yazmak olsun dedim.
Sabah sabah şansıma bir önceki tramway arıza yapmış.Zaten kalabalık olan tramway bugün iki misli kalabalıktı.
Neyse ki bir şekilde yer buldum da sıkıştım tramwaya.
Bir sonraki ilk fırsatta geri döneceğim. :)
09:30
Ay donmadan zar zor attım kendimi okula.Hava ne kadar soğumuş meğer.
Dersimin bir an önce başlayıp bitmesini bekliyorum.
İlk iki ders keyifli ama son dersim uzadıkça uzuyor.
Daha sabahın köründe içime dert oldu.
Yarına bitirmem gereken de üç ödevim var.Hangi birine nasıl yetişeceğim acaba?
Neyse ki sıfırdan başlamayacağım sadece düzeltmeleri kaldı.
Ödevleri ortalama herkes gibi son güne bırakıyorum ben de çoğunlukla ama herşeyeyiyle değil.Son rötuş sayılabilecek şeyleri son güne bırakıyorum çünkü mazallah erkenden tüm detayıyla bitirirsem içim rahat eder falan ne gerek var.
17:30
Sonunda benim için haftanın en yorucu günlerinden biri bitti.
Ben de okul dönüşünde biraz dolaşayım diye Kanyon alışveriş merkezine gittim.
Bir kitap bakmak için kitapçıları falan dolaştım sonra da minnoş Miniso'yu gezdim.
Ya orası ne kadar tatlı bir yer öyle.
Şişeleri Armani'nin Si parfümüne benzeyen ojeler mi dersiniz,envai çeşit ürün mü dersiniz bilmiyorum.
Mutfak,banyo eşyalarından tutun da kırtasiyeye,kulaklık,flash bellek gibi teknolojik ürünlere kadar herşey var.
Fiyatları da ürün bazında farklı markaların eşdeğer ürünlerine kıyasla çok daha düşük.
Denk gelirseniz bir bakın bence.Ben her gittiğimde gireceğim o kesin.
Neyse olaya kozmetik bloggerlığımı kattıktan sonra bir içecekle devam edeyim.
Geçen Instagram hikaye kısmında Zaga çikolatasını paylaşmıştım ne kadar sevdiğimden söz etmiştim.
Birkaç arkadaşımdan ve birkaç takipçimden hemen gittik aldık yorumları ve fotoğrafları gelince gaza geldim heralde ki gözüm ilginç şeylere kaydı hep.
Farklı ülkelerden gelen her markette bulunmayan yiyeceklere bakayım biraz derken bir içecek buldum.Kendisi Brezilya futbol takımının resmi sponsorlarındanmış.
Fotoğrafını aşağıya koyayım ismiyle falan hiç uğraşmayayım şimdi.
Tadı öyle aşırı güzel değildi ne yalan söyleyeyim.Redbull içtiyseniz onun hafif öksürük şurubuna kaçan tadının daha hafifi ve gazlısı gibi düşünebilirsiniz.
Yani bana öyle geldi nedense.
Kötü değildi ben sevdim ama içecek benim zaafım olabilir çok nadir şeyleri beğenmem.
Yine de almasaydım hep aklımda duracaktı tadı nasıl nasıl diye.
Şimdi belki tekrar almayacağım ama hiç değilse denedim derim.
Gazoz muhabbetini uzatmışım da uzatmışım.
Ben artık döneyim,akşam günün filmi ve şarkısıyla yazıyı kapatırım :)
20:15
Üç dört gündür Instagram hikayelerde o gün izlediğim filmleri paylaşıyorum.İzleyemediğim günlerde de eskiden izleyip en sevdiğim filmlerden paylaşırım diyordum sonra dedim ki neden blog yazılarımda da yer vermiyorum.
Biliyorsunuz eskiden film yazıları yazıyordum.
Şimdi de biraz böyle devam edelim dedim.
Lafı daha fazla dolandırmadan konuya gelelim.
Günün Filmi
Extremely Loud and Incredibly Close
Her zaman her filmle ilgili konuşur muyum bilmiyorum ama dram seven sevmeyen herkesin izlemesi gereken filmlerden biri olduğuna inanıyorum.Sevmeyecek kişi sayısının da çok az olduğunu düşünüyorum.
Şöyle ki film aslında aynı isimli romandan uyarlanmış.Romanı mı filmi mi kıyaslayamam ama okuyanlar kitabıyla ilgili bir tane kötü söz söylememiş.
Film Asperger sendromlu bir çocuğa ailesinin mükemmel (bilimsel olarak ne kadar doğru yaklaşımdır bilmiyorum) yaklaşımını ve çocuğun hastalığıyla nasıl mücadele ettiğini anlatıyor.
Film de başrolü Oskar da içime işledi diyebilirim.
Ne izleyeyim diyorsanız bugün bunu izleyin. :)
Günün Şarkısı
Imagine Dragons - Believer
Dersimin bir an önce başlayıp bitmesini bekliyorum.
İlk iki ders keyifli ama son dersim uzadıkça uzuyor.
Daha sabahın köründe içime dert oldu.
Yarına bitirmem gereken de üç ödevim var.Hangi birine nasıl yetişeceğim acaba?
Neyse ki sıfırdan başlamayacağım sadece düzeltmeleri kaldı.
Ödevleri ortalama herkes gibi son güne bırakıyorum ben de çoğunlukla ama herşeyeyiyle değil.Son rötuş sayılabilecek şeyleri son güne bırakıyorum çünkü mazallah erkenden tüm detayıyla bitirirsem içim rahat eder falan ne gerek var.
17:30
Sonunda benim için haftanın en yorucu günlerinden biri bitti.
Ben de okul dönüşünde biraz dolaşayım diye Kanyon alışveriş merkezine gittim.
Bir kitap bakmak için kitapçıları falan dolaştım sonra da minnoş Miniso'yu gezdim.
Ya orası ne kadar tatlı bir yer öyle.
Şişeleri Armani'nin Si parfümüne benzeyen ojeler mi dersiniz,envai çeşit ürün mü dersiniz bilmiyorum.
Mutfak,banyo eşyalarından tutun da kırtasiyeye,kulaklık,flash bellek gibi teknolojik ürünlere kadar herşey var.
Fiyatları da ürün bazında farklı markaların eşdeğer ürünlerine kıyasla çok daha düşük.
Denk gelirseniz bir bakın bence.Ben her gittiğimde gireceğim o kesin.
Neyse olaya kozmetik bloggerlığımı kattıktan sonra bir içecekle devam edeyim.
Geçen Instagram hikaye kısmında Zaga çikolatasını paylaşmıştım ne kadar sevdiğimden söz etmiştim.
Birkaç arkadaşımdan ve birkaç takipçimden hemen gittik aldık yorumları ve fotoğrafları gelince gaza geldim heralde ki gözüm ilginç şeylere kaydı hep.
Farklı ülkelerden gelen her markette bulunmayan yiyeceklere bakayım biraz derken bir içecek buldum.Kendisi Brezilya futbol takımının resmi sponsorlarındanmış.
Fotoğrafını aşağıya koyayım ismiyle falan hiç uğraşmayayım şimdi.
Yani bana öyle geldi nedense.
Kötü değildi ben sevdim ama içecek benim zaafım olabilir çok nadir şeyleri beğenmem.
Yine de almasaydım hep aklımda duracaktı tadı nasıl nasıl diye.
Şimdi belki tekrar almayacağım ama hiç değilse denedim derim.
Gazoz muhabbetini uzatmışım da uzatmışım.
Ben artık döneyim,akşam günün filmi ve şarkısıyla yazıyı kapatırım :)
20:15
Üç dört gündür Instagram hikayelerde o gün izlediğim filmleri paylaşıyorum.İzleyemediğim günlerde de eskiden izleyip en sevdiğim filmlerden paylaşırım diyordum sonra dedim ki neden blog yazılarımda da yer vermiyorum.
Biliyorsunuz eskiden film yazıları yazıyordum.
Şimdi de biraz böyle devam edelim dedim.
Lafı daha fazla dolandırmadan konuya gelelim.
Günün Filmi
Extremely Loud and Incredibly Close
Her zaman her filmle ilgili konuşur muyum bilmiyorum ama dram seven sevmeyen herkesin izlemesi gereken filmlerden biri olduğuna inanıyorum.Sevmeyecek kişi sayısının da çok az olduğunu düşünüyorum.
Şöyle ki film aslında aynı isimli romandan uyarlanmış.Romanı mı filmi mi kıyaslayamam ama okuyanlar kitabıyla ilgili bir tane kötü söz söylememiş.
Film Asperger sendromlu bir çocuğa ailesinin mükemmel (bilimsel olarak ne kadar doğru yaklaşımdır bilmiyorum) yaklaşımını ve çocuğun hastalığıyla nasıl mücadele ettiğini anlatıyor.
Film de başrolü Oskar da içime işledi diyebilirim.
Ne izleyeyim diyorsanız bugün bunu izleyin. :)
Günün Şarkısı
Imagine Dragons - Believer
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder